Dünyanın en yaygın hastalıklarından biri olan grip salgını sebebiyle, her yıl milyonlarca kişi hastalığa yakalanıyor, hastaneye yatırılıyor ve komplikasyonları nedeniyle hayatını kaybediyor.
Dünyanın en yaygın hastalıklarından biri olan grip salgını sebebiyle, her yıl milyonlarca kişi hastalığa yakalanıyor, hastaneye yatırılıyor ve komplikasyonları nedeniyle hayatını kaybediyor. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Servet Öztürk H1N1 Virüsü ile ilgili önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Dr. Öğr. Üyesi Servet Öztürk, ”İnfluenza yaş ve ek hastalık durumuna bağlı olarak özellikle hastaneye yatışa hatta ölüme dahi neden olabilecek viral bir hastalıktır. H1N1 domuz gribi olarak adlandırılan ve en çok hastalığa neden olan virüs tipidir. Her grip sezonunda milyonlarca kişi hastalığa yakalanarak ciddi iş gücü kaybına uğramakta, yüzbinlerce insan hastaneye yatırılmakta, on binlerce insan influenza ve komplikasyonları nedeniyle yaşamını yitiriyor. Grip virüsü damlacık, aerosol ve temas ile bulaşabilmektedir. Özellikle kapalı ortamda bulaş ihtimali artmaktadır. Covid-19 pandemisi nedeniyle kullandığımız maske, mesafe ve hijyen önlemleri grip virüsü için de koruyucudur. Son yüzyılda grip virüsüne bağlı dünyada 4 pandemi meydana gelmiştir” dedi.
Domuz gribinde aşağıdaki semptomlar görülmektedir:
Domuz Gribinden Nasıl Korunuruz?
Grip aşılarının hastalığın ortaya çıkmanın azalması, hastaneye yatış ve ölüm oranlarının azalmasının yanında diğer insanlara hastalığın bulaşının azalması gibi birçok faydası vardır. Grip aşısının yapılmasından iki hafta sonra koruyucu antikorlar oluşur.
“İdeal olarak herkes aşılanmalı”
Herkesin aşılanması gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, “Özellikle 65 yaşın üzerinde, astım, KOAH, Diabetes mellitus(şeker hastalığı), Kalp yetersizliği, İnme, Gebelik ve lohusalık, HIV/AIDS, Kanser hastalığı, kronik böbrek yetersizliği, bağışıklık sistemi baskılayan ilaç kullanımı, morbid obezite ve huzurevi/bakımevinde yaşayanlar kişilerde hastalık daha sık ve ağır geçmektedir. 6 ay-18 yaş arasında olan ve uzun süreli aspirin tedavisi alan çocuk ve adolesanlarda her grip sezonu aşılanmalıdırlar.
“İki nedenle grip aşıları her yıl tekrarlanmalıdır”
Birincisi aşıya bağlı koruyucu antikorlar aylar içinde azalır. İkinci olarak da her yıl grip virüsü şekil değiştirdiği için, güncel aşıların bileşimi her yıl en yaygın virüsler için yeniden düzenlenir” diye söyledi.
Ayrıca Dr. Öğr. Üyesi Öztürk”, Grip aşıları genel olarak burun yoluyla uygulanan canlı aşılar ve parenteral yolla uygulanan inaktif aşılar olarak ikiye ayrılır. Gebelik ve bağışıklık yetersizliği olan durumlarda canlı aşı uygulanmamalıdır. İnaktif(cansız) grip aşıları bu grup hastalarda tercih edilmelidir” diye belirtti.
Grip Aşılarının Faydaları Nelerdir?
Grip Aşısının En Sık Yan Etkileri Nelerdir?
Dr. Öğr. Üyesi Öztürk, “Aşılanmayan ve hastalık semptomları olan hastaların erken teşhisi oldukça önemlidir. Çünkü Grip virüsü özellikle solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüsler arasında antiviral tedavisi olan nadir virüslerden birisidir. Semptomlar başlamasından sonraki 48 saat içerisinde başlanan tedaviler ile hastalık süresi kısalmakta, hastaneye yatış ihtimali azalmaktadır. Akdeniz diyeti ile beslenin, aktif olun, erişkin yaş aşılamaları için doktorunuza başvurmayı unutmayın.” diyerek sözlerini noktaladı.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı